DİŞ BEYAZLATMA (BLEACHİNG)
Günümüz insanı, dişlerin estetikteki rolünün farkında ve düzgün dizilime sahip, beyaz ve doğal görünümlü dişlere sahip olma isteği artmıştır. Dişlerin rengi, kişinin sosyal ve psikolojik durumunu etkileyebilir. Diş beyazlatma, bu sorunu çözmek için yaygın olarak tercih edilen bir estetik diş hekimliği uygulamasıdır.
Diş Beyazlatma Nedir?
Diş beyazlatma, zamanla renk değiştiren dişlerin estetik görünümünü iyileştirmek amacıyla uygulanan bir oksidasyon işlemidir. Bu yöntem sayesinde dişlerde meydana gelen içsel ve dışsal renklenmeler giderilerek, dişlerin doğal rengine ya da hastanın tercih ettiği daha açık tonlara ulaşılması hedeflenir. Beyazlatma işlemi, estetik diş hekimliğinde geniş bir yere sahiptir ve başarılı bir işlem için dikkatli bir teşhis, uygun hasta seçimi, doğru yöntem ve planlama gereklidir.
Hamilelikte Diş Sağlığı
Hamilelik döneminde artan östrojen ve progesteron hormonları, hormonal dengede değişikliklere neden olarak gebelikte ağız ve diş sağlığını etkiler. Bu tür hormonal değişiklikler, diş ve diş etleri üzerinde bakteriyel plak birikimine neden olabilir ve eğer bakım yetersizse diş etleri daha hassas hale gelir. Hamilelik sırasında diş beyazlatma işlemi yapılması genellikle önerilmez, çünkü diş etlerindeki hassasiyet artabilir.
Diş Beyazlatma Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Diş beyazlatma işlemi sonrasında dikkat edilmesi gereken birkaç önemli husus vardır:
- İlk 48 Saat: Beyazlatma sonrasında dişler daha hassas olabilir. Aşırı sıcak ve soğuk gıdalardan kaçınılmalıdır.
- Yeniden Renklenmeyi Önlemek: Beyazlatma sonrasında, çay, kahve, kırmızı şarap ve sigara gibi renklenmeye neden olabilecek gıdalardan kaçınılmalıdır.
- Diş Bakımı: Düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanımı, beyazlatma sonuçlarının kalıcılığını artırır.
Diş Renklenmelerinin Sebepleri
Dişlerde renklenmeler içsel ve dışsal sebeplerle meydana gelebilir:
- Dışsal Renklenmeler: Dişlerin dış yüzeyindeki renk değişiklikleri, yetersiz ağız bakımından, yiyecek ve içeceklerden (çay, kahve, sigara) veya dolgu malzemelerinden kaynaklanır. Bu tür renk değişiklikleri diş macunu ve diğer diş bakım ürünleri ile giderilebilir.
- İçsel Renklenmeler: Dişin iç kısmındaki renk değişiklikleri, genetik faktörler, ilaç kullanımı (özellikle tetrasiklin), yüksek dozda flor alımı, travmalar ve bazı hastalıklar nedeniyle oluşabilir. Bu tür renk değişiklikleri genellikle diş beyazlatma ile tamamen giderilemeyebilir.
Hangi Durumlarda Beyazlatma Yapılabilir?
- Sarı veya sarı-kahverengi renkteki dişler
- Hafif sarı ve gri tetrasiklin lekeleri
- Mine kaybı bulunmayan florozisli dişler
- Pembe – kahverengi porforia lekeleri
- Düzgün yüzeyli homojen renklenmeler
- Veneer kuron öncesi canlılığını kaybetmiş ve koyu renkli dişler
- Kompozit rezin restorasyonu öncesi koyu renkli dişler
Hangi Durumlarda Beyazlatma Yapılmamalı?
- Pulpası aşırı derecede geniş dişler
- Çeşitli nedenlerle diş hassasiyetine sahip hastalar
- Fazla mine kaybına sahip dişler
- Çok sayıda ve geniş restorasyonlara sahip dişler
- Hamile veya emziren bayanlar
- Peroksit, lateks alerjisine sahip bireyler
- Fazla beklentili, sabırsız ve uyumsuz hastalar
- Alkol ve sigara bağımlılığı
Diş Beyazlatma İşlemi Ne Kadar Süre Kalıcıdır?
Diş beyazlatma işleminin kalıcılığı, bireyin yaşam tarzına, ağız bakım alışkanlıklarına ve beslenme düzenine bağlı olarak değişir. İşlem sonrası dişler 6 ay ila 2 yıl arasında beyaz kalır. Ancak sigara kullanımı, sık kahve, çay, kırmızı şarap tüketimi gibi dişleri lekelendiren alışkanlıklar, beyazlatma etkisinin hızla azalmasına neden olur.
Ayrıca ağız hijyenine dikkat edilmemesi, düzenli diş temizliği yaptırılmaması da kalıcılığı olumsuz etkiler. Beyazlatma sonrası düzenli diş hekimi kontrolleri ve profesyonel temizlikler ile beyazlığın korunması sağlanabilir. Bazı durumlarda, kalıcılığı artırmak için yılda bir kez kısa dokunuşlarla destekleyici beyazlatma seansları önerilir.
Diş Beyazlatma Herkes İçin Uygun Mudur?
Diş beyazlatma işlemi her birey için uygun olmayabilir. Hamile ve emziren kadınlarda, çocuklarda (genellikle 16 yaş altı önerilmez), diş eti hastalığı veya ağızda enfeksiyon bulunan kişilerde beyazlatma uygulanmamalıdır. Ayrıca dişlerinde aşırı hassasiyet veya mine aşınması olanlar da dikkatli olmalıdır.
Dişlerdeki dolgu, kron veya kaplama gibi restorasyonlar beyazlatma işleminden etkilenmez; bu yüzden işlem sonrası doğal dişler ile restorasyonlar arasında renk uyumsuzluğu olabilir. Bu nedenle beyazlatma öncesi diş hekiminin kapsamlı muayenesi ve değerlendirmesi önemlidir. Diş hekimi, kişinin diş yapısı, sağlık durumu ve beklentilerine göre en uygun beyazlatma yöntemini önerir veya alternatif çözümler sunar.